Ahmet Turan Gürbüz

Ahiret Hayati Sonsuz Mudur

Sprache: Türkisch.
kartoniert , 156 Seiten
ISBN 6253736620
EAN 9786253736620
Veröffentlicht Februar 2025
Verlag/Hersteller Ikinci Adam Yayinlari
14,99 inkl. MwSt.
Lieferbar innerhalb von 2 Wochen (Versand mit Deutscher Post/DHL)
Teilen
Beschreibung

Yaptigimiz arastirmada gördük ki; konu ile alakali calismalarda klasik anlayisa bagli kalinarak ebed kelimesinin sadece mecazi yönüne bakilip ahiret hayatinin sonsuzluk bildirdigi iddiasi ele alinmistir. Bizim yaptigimiz calismada ise klasik anlayisin ötesinde ebed kelimesinin sadece mecazi yönü degil, ayni zamanda kelimenin etimolojik yapisi da dikkate alinmistir. Kelimenin klasik anlayisin ötesinde bir anlam ifade ettigini ayet ve hadisler isiginda temellendirmeye calistik. Buradan hareketle ahiret hayatinin bilinenin aksine mutlak manada bir ebediyet yani sonsuzluk bildirmedigi; ebed kelimesinin dil bilimsel ifadesinin uzun zamanlar, uzun caglar anlaminda kullanildigini tespit ettik. Klasik anlayisin dedigi gibi sonsuzluk anlami ifade eden bir ebediyet olacak ise de bu Allahin izni ile gerceklesecek kayitli ve sartli bir ebediyet olacaktir. Bundan dolayi ebed kelimesine mutlak manada sonsuzluk anlami vermek gerekmedigi kanaatine vardik. Nitekim Hud suresi 107-108. ayetlerde gecen yerler ve gökler devam ettgi müddetce ve Rabbinin dilemesi müstesna cümleleri bize acikca gösteriyor ki; ahiret hayatinin devamliliginin bizatihi kendisinden kaynaklanan bir durum olmadigi, bu durumun Allahin ilmi ve iradesiyle gerceklesecegini bildirmektedir. Esasen sonsuzluk iddiasinin insanoglunda fitri bir duygu olan tl-i emel yani sonsuza kadar yasama istek ve arzusundan kaynaklandigini biliyor ve bu durumun ahiret inancina tasindigini görüyoruz. Nasslari ilgili ayet ve hadisler dikkate alarak yaptigimiz arastirmalarda ahiret hayatinin hic süphesiz ebed oldugu anlasilmaktadir. Söz konusu ebediyete, mutlak manada sonsuzluk manasi vermenin dogru olmayacagi kanaatine vardik. Eserimizin daha önce yapilan arastirmalardan farkli olarak ahiret hayatinin mutlak manada bizatihi sonsuzluk bildiren ebediyet degil; süresini idrak edemedigimiz yüce Allahin ilim ve hikmetine bagli kalacak bir zaman dilimini kapsayan, siniri belli olmayan mukayyet kayitli ve sartli bir ebediyetten ibaret olacagi sonucuna vararak bu konu hakkinda farkli bir bakis acisi getirmeye calistik. Buradan hareketle konunun bir imani hakikat gerekcesi olusturmadigi; itikadi noktada ahiretin varliginin kabul edilmesinin esas oldugunu bildirmekle beraber bu konudaki calismalarin tevhid ilkesinin belirlenmesinde ve korunmasinda öncülük edecegini bildirmek isterim.