Ferudun Ata

Sessiz Ölüm

Sprache: Türkisch.
kartoniert , 174 Seiten
ISBN 6256345584
EAN 9786256345584
Veröffentlicht März 2025
Verlag/Hersteller Palet Yayinlari
11,99 inkl. MwSt.
Lieferbar innerhalb von 2 Wochen (Versand mit Deutscher Post/DHL)
Teilen
Beschreibung

Sanayi Inkilabi sonrasi bilim ve teknoloji alanindaki ilerlemeler toplumlari kimi zaman mutlu etmis, kimi zaman da aglatmistir. Oysa bilim, hezimet amacli kullanilinca degil insanliga hizmet ettigi müddetce degerlidir. Ama ne yazik ki tarih, bilimin her zaman ulvi gayeler icin kullanilmadigini gösteren nice örneklerle doludur. Bu sebepledir ki, özellikle 19 ve 20. yüzyillar, toplumlarin bilimle sinandigi önemli bir zaman dilimini olusturmus, 20. yüzyilin ilk ceyreginde gerceklesen Birinci Dünya Savasinda insanlik, esi benzeri görülmemis bir felaketle karsilasmistir. Bu felakette gelismis ülkelerin devreye soktugu kimyasal silahlarin ayri bir yeri vardir. Solunan havada sessizce silaha dönüsen gazlar, insanlarda dehset verici bir korku uyandirmis, fiziksel silahlardan daha etkili bir psikolojik silah olmustur.
Itilaf Devletleri, altina imza koyduklari antlasmalarla yasaklanmis olmasina ragmen, Canakkale ve diger cephelerde Türklere karsi zehirli gaz kullanmistir. Hak ve adalet kavramlarini gündemlerinden düsürmeyen ülkeler, bu yöntemle Osmanli Devletini teslim olmaya zorlamistir. Canakkale Cephesindeki bir Türk askeri bu konuda söyle demektedir Mermilerin nesrettigi muhnik bogucu gazlardan olsa gerek bazi zaman kulaklarim tikaniyor. Basimda bir agri var. Sersem bir haldeyim. Hamdolsun bir zayiatimiz yoktur. Yalniz mermilerin nesrettigi bogucu gazlardan daima midem bulaniyor, yemek yiyemiyorum.
Türklerin savas ahlaki da onlarin gözüyle söyleydi
The Age adli Avustralya gazetesi Türklerin savas yöntemlerinin adil oldugunun kabul edilmesi dürüstlük geregidir.
Ottowa Times gazetesi Hastaneye ates edilmiyor, zehirli gaz kullanmiyor. Türk ikili oynamiyor. Bunun aksini iddia edenler Gelibolu degil, en cok Misira kadar gelenlerdir.
Elinizdeki bu kitap, gelismis ülkelerin Birinci Dünya Savasi yillarinda hasmini yenmek ugruna hicbir ahlaki ve hukuki sinir tanimadiklarini göstermektedir.