Kanit

Beckerin uzun yillarini alan bir emegin ürünü olan bu kitabi, bir arastirma yapma ve anlama kilavuzu olmanin ötesinde gündelik hayatimizin hakikatini aramada bize rehberlik eden bir eserdir. Hakikat sonrasi bir cagda yasadigimiza dair pervasiz iddialarin yükselisi ve bunlarin yalnizca bilimi degil ayni zamanda demokrasiyi ve ortak insanligimizi itibardan düsürmesi karsisinda hicbir sosyal bilimci, beseri bilimci ya da felsefeci bu kitabin zamanlamasi icin daha iyi bir an tahayyül edemezdi.
Michael Joyce, Foucault in Winter, in the Linnaeus Garden kitabinin yazari
Kanit, sosyal bilim arastirmasinin nasil yapilmasi gerektigine dair incelikli bir degerlendirmedir. Becker, veri toplarken ve bu veriyi kanita dönüstürürken yöntemin pratik yönlerine dair düsünmenin önemini gösteriyor. Sahte haberlerin ve asi karsiti retorigin hakim oldugu günümüz dünyasinda bu ve benzeri konular hakkinda nasil düsünmemiz gerektigini gösteren, tam da bu dönemde cikmis daha iyi bir kitap yok.
VoegelinView Voegelin Dernegi Yayini
Becker yaklasik yetmis senedir kanit meselesi üzerine düsünmektedir. Beckere göre, sosyal bilimciler, verilerinin, öne sürdükleri fikirleri icin kanit olarak ne kadar kullanisli olduklari konusundaki sorulari yeterince ciddiye almamaktadirlar. Kanit, pek cok örnekten yola cikarak, hicbir veri toplama yönteminin tümüyle güvenilir bir bilgi üretmeyecegini, bu nedenle arastirma isinin büyük bir kisminin hatalardan kurtulmak oldugunu güclü bir sekilde vurguluyor. Okurlar Beckerin bu son kilavuz kitabinin her türden sosyal bilimci icin kullanisli bir arac sundugunu görecekler.