Esrarli Ada

Yil 1865. Martin 23ü. Saat dörde yaklasiyor. Bu aksamüstü saatlerinde, sinirsiz bir cölü andiran okyanusun yaklasik yüz, yüz elli metre üstünde bir balon yol aliyor. Balonun sepetinde bes insan ve bir köpek ne yapacaklarini bilmez bir halde ölümle savasiyorlardi. Balon, bir yerinden delinmis ve sürekli gaz kaciriyor. Gecen her her dakika biraz daha asagi dogru alcalan balonun okyanusa düsmesini engellemek isteyen bu bes kisi, ceplewrindeki ufak tefek esyalar da dahil sepette bulunan her seyi atmislardi.Buna ragmen balon, yavas yavas alcaliyordu.
Saniyede kirk alti metre hizla yol alan balonun sepetindeki yolcular, bes gündür korkunc bir firtinayla sarsiliyorlardi. Her gecen dakika da dalgalarin korkunc sesine giderek daha fazla yaklasiyorlardi. Isin kötüsü de hafifleyip yükselmek icin asagiya atacak hicbir sey kalmamisti artik balonda.
Bu kritik anda, gür bir ses duyuldu
Arkadaslar sepeti kesip atmaktan baska caremiz yok.. Balonu saran fileye tutunarak seyahat etmek zorundayiz....