Hester

Isobel Gamble, kocasi Edward ile 1800lerin basinda Iskocyadan yola ciktiginda nesillerdir süren sirlar tasiyan genc bir terziydi. Eczaci kocasinin kötü aliskanliklari ve bir yigin borcu, onlari Yeni Dünyada yeni bir baslangic icin Glasgowdan kacmaya zorladi. Ancak Salema vardiktan sadece birkac gün sonra, Edward doktor olarak bir gemiye katildi ve Isobeli yabanci bir ülkede parasiz ve yalniz birakti. Genc kadin hayatta kalmak icin her yolu denemek zorundaydi.Nathaniel ile tanistiginda ikisi hemen birbirlerine kapildilar. Nat, masum kadinlari daragacina gönderen atalarinin ugursuz gölgesinde yasayan bir adam, Isobel ise kendi garip yeteneklerinden rahatsiz olan bir dikis ustasiydi. Haftalar gectikce ve Edwardin sag salim geri dönme ihtimali azaldikca, Nat ve Isobel giderek yakinlasti. Biri ilham perisi, biri karanlik bir hikaye anlaticiydi; biri büyücü, biri büyülenmis. Ama hangisi hangisiydiBu duygusal ve hipnotize edici hikayede genc bir göcmen kadin, yeni ülkesinin karmasik gecmisiyle bogusuyor ve Amerikanin özgürlük düsüncesinin cogu zaman göründügü gibi olmadigini ögreniyor. Titizlikle arastirilmis ama ayni zamanda büyüleyici bir hayal gücüyle yazilmis olan Hester, kadinlarin yaratici gücünün ve onu durdurmaya calisan erkeklerin köklerini inceleyen, zamansiz bir sanat, hirs ve tutku hikayesidir.