Konovalov

Maksim Gorki, sürgüne gönderilen bir politik eylemci ve Sovyet devrim edebiyatinin öncülerindendir. Zorluklarla gecen cocukluk yillarinin ardindan isci sinifinin yasamina yakindan taniklik etmis, derin gözlem yetenegiyle sosyalist gercekci eserler insa etmistir. Konovalov ise onun hayat hikayesinden damitilmis, otobiyografik izler tasir. Bir dönemin Rusyasina, sinif iliskilerine isik tutar. Dipteki insanlarin ugradigi haksizlik, cektigi özlem, yasadigi aci Gorkinin satirlarinda ete kemige bürünür. Bu, düzenin acimasizligina karsi uyanacak bir duyarligi tetikler. Rus stereotipini tam olarak Konovalov karakteri gibi yazdigini söyleyen yazar, sessiz bir mahkmun intiharini betimler. Hayata, yasaya, aska, aylakliga dair felsefi diyaloglarla zenginlesen bu kisa ama etkili kitap, bircok unutulmaz Rus klasigini Türkceye kazandiran Ergin Altayin cevirisiyle okuyucuyla bulusuyor... Insanlar kentler kurmuslar, evler yapmislar, toplanmislar oralarda; yeryüzünü kirletip duruyor, kendileri de havasizliktan patliyorlar. Birbirlerini sikistirmaktan baska yaptiklari bir sey yok... Buna da hayat diyorlar