Zehra

Hircin kiz muhabbeti sade kitap sayfalarinda görmüstü. Askin gercegi hakkinda tam bilgisi bulunmadigi icin, icine girmek üzere bulundugu alemin cografi ve topografik halleri ve özellikle vicdanindaki jeolojik olusumdan hic haberdar degildi. Bu genis ve tehlikeli arazide ne kadar derin, sarp vadilere, ne kadar gecisi tehlikeli derelere, nice asilmasi zor tepelere, kaygan, dik inislere, yokuslara rastlayacagini ve fakat bazen ne kadar verimli ve kalabalik yerlere, ne kadar senlikli sehirlere, köylere, ne göz alici manzaralara, ne kadar sevk artiran selalelere rast gelmek de mümkün oldugunu bicare kizcagiz hatirina bile getiremezdi.
Dönemi icin derin sayilacak psikolojik tahlilleri ve eski Istanbul manzaralariyla Türk edebiyatinda ilk psikolojik roman denemesi sayilan Zehra, Mehmet Kanarin özenli calismasi ile sizlerle...