Kum Saatindeki Evren

Bu kitap, bilimi ve inanc sistemlerini ne tümden kabul eder ne de reddeder. Okuyacaginiz kitap, mevcut bilimsel anlayis ve inanc sistemleri, rayindan ciktigi icin yazilmis bir hatirlatma notudur. Eger bilim, doga ile uyumlu sekilde gelisseydi, bugün yeryüzü ve insanoglu huzur icinde olacakti. Ancak bilimin odagi doga degil hayali bir evrene yogunlasti. Ucsuz bucaksiz evren modeli, dogayi ve insani degersizlestirdi.
Eger inanc sistemleri, insan ve doga merkezli gelisseydi tüm o savaslar yapilmaz, onca kan dökülmezdi. Insanoglu, parcalanmamis büyük bir aile olurdu. Ancak inanclarin odagi insana degil, insani kulluga zorlayan tanri modellerine yogunlasti. Savas, kan ve intikam isteyen tanrilar. Yeryüzünü cehenneme cevirdiler. Merkezinde tanrilarin oldugu inanclar dogayi ve insani degersizlestirdi.
Bu yüzden kisi, yaratilisi anlamak icin önce kendi yaratilisina yogunlasmali ve icindeki rabbi bulmalidir. O zaman rab uyanir ve kendisini var eden mutlak yaraticisina ulasir.
Okuyacaginiz kitabin odak noktasi, insanin varolus amaci ve üzerinde yasadigi yeryüzü ile kurmasi gereken ideal iliskidir.