40 Kusagi Sairleri

40 Kusagi sairlerinin bir arada anilmasinin nedeni, düsünceleri ve
düsüncelerine uygun yaratilaridir. Edebiyatin yasama katilmasi,
edebiyata yasamin katilmasi, edebiyatin toplumsal sorunlara
egilmesi ve bir islev yüklenmesi 40 Kusaginin kaygisidir.
Bu kayginin ve bu yüklemenin nedenini ise ancak o günlerin
yasam kosullarinin ve edebiyat ortaminin bilinmesiyle
kavrayabiliriz. 40 Kusagi sairlerinin ortak kaygilarinin olusturdugu
bir anlayisla kusak olarak belirlenmelerinden daha dogal ne
olabilir
Bu dogallik, 1940li yillar Türkiyesinin kosullari icinde, aydin
duyarliginin sair cigliklariyla somutlandigi bir sonuca varmisti. Nazim Hikmetle baslayan bir sosyalist gelenegin sürdürücüsü
olan 40 Kusagi sairleri; miras aldiklari bu Syeni sese ve soluga, kendi özgünlüklerini katmasini becermis ve Nazim Hikmetin
actigi aydinlik ufka yeni ufuklar eklemesini basarmisti. Attila Ilhan, 40 Kusagi sairleri icin, 40 Kusagi-Savas Kusagi sairlerimize bir seyler borcluyuz, zira ülkemizin Shürriyet ve
demokrasi mücadelesinde alinlarinda isigi ilk hissedenler onlar olmuslardir der.
Öner Yagci, 40 Kusagi Sairleri kitabiyla, Türk yazini adina iste bu borcu bir parca olsun kapatiyor; fasizme ve gerilige karsi
sesini yükseltmis, boyun egmemis bir onurlu kusagi, yeniden okurlarla bulusturuyor...