Görüyoruz Duyuyoruz

Sabiha Sertel 1919da baslayan ve 4 Aralik 1945teki Tan Baskiniyla zorla sona erdirilen gazetecilik kariyeri boyunca, yurt icinde devletlu cevrelerle sermaye temsilcilerinin hem aleni hem de örtülü baskilarina maruz kalmis, hatta yurt disinda da bizzat Goebbels basta olmak üzere fasist yöneticilerin asabini bozmayi basarabilmis cesur bir yazar. Günümüzde de bu yönüyle hala saygiyla aniliyor ama bunca yanki yaratmis yazilarinin coguna ulasilamadigi icin kamusal bir entelektüel olarak sergiledigi olaganüstü performans hakkiyla degerlendirilebilmis degil. 1929-1945 arasinda yazdigi binlerce yazi arasindan Tuncay Birkanin yaptigi bu secki, okurlara Serteli daha yakindan tanima olanagi sunma umuduyla hazirlandi. Türk basinina hic hos karsilanmayan yepyeni bir adet getirerek, hemen hicbir örgütlenme hakki taninmayan kamu adina, hicbir sosyal güvencesi olmayan isci ve köylüler adina devletten tok bir dille hesap soran Sabiha Sertelin yazdiklarinin, örgütsüzlügün zirveye ulastigi, sosyal güvencelerimizin tek tek elimizden alindigi günümüzde özel bir güncellik kazandigi acik. Bir yandan fasizmin Türkiyeye sizma planlarini her asamada desifre edip, Ikinci Dünya Savasi öncesinde ve savas boyunca kamuoyunu fasizm ve emperyalizm karsisinda teyakkuza cagirirken, bir yandan da dönemin yerli ve millici cevrelerine karsi defalarca bilgi ve kültürün enternasyonalizmini savunmasi da bu güncellik dozunu artiriyor. Okurlarimiz, bu yazilari okuduktan sonra Serteli sadece saygi duyulasi tarihsel bir figür degil, sevecekleri, kalemi sahiden kuvvetli bir yazar olarak da görecekler.