Yildiz Cuvali

Ex oriente lux Latince bir deyimdir ve Isik dogudan yükselir anlamina gelir. Bu yüzden Dogunun Insanlari günes gibi sicaciktir. Tenlerinin burusuklugu gözlerden kacmaz, gülen yüzlerindendir. Gözlerindeki sarimtirak piriltilar antik bir bilgeligi simgeler. Hosgörünün ilmi ruhlarindan yansir. Dünyada her seyin son kez basladigi yerde, her medeniyeti bir arada yesertmistir. Bu medeniyetler arasinda Doguda hüküm süren Urartu Kralligi tarih boyunca diger medeniyetlere ilham olmus ve bölgede etkili bir sekilde hüküm sürmüstür.
Bu hikaye MÖ 8. Yüzyilda Urartu Kraliyet Yazmaninin oglu Urhenin, Ay Tanricasina bir dua etmesi ile baslar. Urartu Kralliginda Ay Tanricasi Sirue, ayin sembolü ve koruyucu tanricasi olarak kabul edilirdi. Ayin güzelligi, isigi ve koruyucu özellikleri ona atfedilirdi. Insanlarin tarlalarini ve mahsullerini korumasi, bereketi arttirmasi ve kötülükleri uzaklastirmasi beklenirdi. Urhe de dolunay vakti sikisip kaldigi altin madeninde Ay Tanricasindan bu zulmün bitmesini diledi.
Binlerce yil sonra Nevra, dünyadaki kötülüklerin bitmesini diledigi gece evren onlarin yolunu kesistirdi. Bir yildiza carpan dilegi onu baska bir yildizin dilegine götürmüstü. Yok olan ve var olan her sey o gece birbirine kavusmustu.
Akil zamanin ötesindedir. Tipki atalarimizin tecrübelerini görmezden geldigimiz bu siddetli degisiklik yüzyilinda oldugu gibi, insanin dünyada unuttuklari bir gün baska galaksilerde yeniden hatirlanacaktir. Bir hilesi varsa bu isin degerli okuyucular o da sinirsiz aklin sonsuz zamanin ötesinde yasamasindadir. Lütfen arkaniza yaslanin ve olasiliklarin sizi tarihin ve bilimin yildizlardan bulaniklasmis suyunda gezintiye cikarmasina izin verin.