Bir Istanbul Vardi

Ben, Istanbulda dogdum. Istanbulda büyüdüm.
Seksen sekiz yili asan ömrüm hep Istanbulda gecti.
Cocuklugumun, delikanliligimin, gencligimin gectigi bu sehirde arkamda biraktim yaslarimi. Ömrümün ihtiyarlik cagindayim simdi. Istanbulu yazarak tadini cikariyorum Istanbullu olmanin. Bir kez daha...
Azraille randevum nerededir, bilinmez. Fakat yine de bu sehirde olmasini isterim kabrimin. Mezar tasimda Istanbullu yazmasini isterim.
Bu sehirde diyorum. Cünkü benim yaslandigim, topraginda yatmayi arzuladigim sehir, dogup büyüdügüm o güzel Istanbul asla degil simdi. Istanbulum diyemeyecegim bir garip diyar oldu burasi.
Tarihin tanidigi en büyük iki imparatorluga; Bizansa 1058 yil, Osmanliya 469 yil olmak üzere tam 1527 yil payitaht olan ve tam 123 hükümdarin hükmettigi bu kent, simdi oldugu gibi tarihte de bir kez görende dahi kiskanclik ve özlem duygularini uyandirmistir.
Ve dünyanin gelmis gecmis en büyük iki imparatorlugunun en görkemli izleri nasilsa günümüze kadar gelebilmistir, bu sehr-i Istanbulun dört bir kösesinde. Ne yillarin amansiz tahribati ne insanlarin acimasizligi; sükür ki bu izleri yok edememistir...
Osmanli, bu güzeller güzeli taht sehrine isim yakistirmakta birbiriyle yarismisti adeta. Darüs Saltanat saltanat evi, Demliye devlet eli, Asitane devletin esigi, Dergah-i Selatin sultanlar dergahi, Dersaadet mutluluk evi, Beldetül Tayyib güzel belde, Asitane-i Saadet mutluluk esigi, Darüs Saltanat-i Seniyye yüce saltanat evi, Mehrse gözetilen yer gibi daha nice güzel isimler yakistirilmaya calisilmis Istanbula...
Yillarin Gazetecisi, bir Istanbul asigi Cem Atabeyoglunun kaleminden Istanbul
Semt semt, Ani ani...