Hatirliyorum

Bu hatirliyorumlar tam olarak ani, özellikle de kisisel ani degiller; bunlar günlük hayattan kücük parcalar, filanca yilda ayni yastaki tüm insanlarin gördügü, yasadigi, paylastigi ve sonra kaybolan, unutulan seyler; ezberlemeye degmeyen, tarihe gecmeyi, devlet adamlarinin, dagcilarin, kutsal canavarlarin anilarinda yer almayi hak etmeyen seyler.
Ama kimi zaman, birkac yil sonra, bozulmamis ve ufacik halleriyle, tesadüfen ya da bir aksam arkadas arasinda onlari aradigimiz icin geri dönerler; okulda ögrendigimiz bir sey olabilirler, bir sampiyon, bir sarkici ya da cigir acan bir yildiz adayi, herkesin agzinda dolanan bir melodi, bir soygun ya da günlük gazetelerin mansetine cikan bir felaket, cok satan bir kitap, bir skandal, bir slogan, bir aliskanlik, bir ifade, bir giysi ya da onu giyme bicimi, bir el hareketi ya da daha degersiz, önemsiz, tamamen banal, mucizevi bir sekilde önemsizliginden koparilmis, bir an geri kazanilmis, birkac saniye icin hissedilemeyen kücük bir nostalji uyandirmis seyler.
Georges Perec