Mesnevi Söylesileri

Dolayisiyla biz akli tarif edebilmek icin aklin kendisinden daha acik ve aydinlik olan baska bir seye sahip degiliz. O yüzden akli, aklin kendisiyle tarif etmekten baska caremiz yoktur. Aristo, iki bin bes yüz yil önce felsefeyle savasacak olanlarin felsefe silahiyla savasmasi gerekir demistir. Felsefe, felsefeden baska bir seyle reddedilemez. Bilimle, kelamla, nakille, hadisle felsefeyi reddedemezsiniz. Her zerrede, damlada, varlikta ilah sevgi vardir cünkü hepsi Hak Tealaya dogru bir hareket halindedir. Her varlik hareket halindedir. Bu alemde sakin bir varlik yoktur. Bu hareket, Hakka dogru bir hubb harekettir sevgi hareketidir. Bu hareket, her zaman yükselis yönlü bir harekettir, düsüs yönlü degildir. Sonbaharda yapragin düsmesi gibi zahiren düsüs yönlü hareketler bile bir baska yükselis hareketinin cizgisi üzerindedir. Gercekten de akil, Ehlibeytten gelen rivayetlerde övüldügü kadar baska hicbir yerde övülmemistir. Mesela Kütüb-i Sitteye baktiginizda aklin cok az söz konusu edildigini görürsünüz. Ancak bir de Uslu Kafye bakin. Uslu Kaf Ehlibeyt rivayetleridir. Bakin Imamlar a.s. akli ne kadar övmüsler Evet, elbette Molla Sadranin da dedigi gibi akil konusundaki en güzel ifadeler Ehlibeytten sadir olmustur. Hz. Ali de Nehcul-Belaganin 222 hutbesinde ... Akillarinin zatinda cevherinde, derinliklerinde Allah onlarla bazi kullariyla konusur nacahum f fikrihim ve kellemehum f zati uklihim buyuruyor. Ne müthis ifadeler