Suspiria de Profundis

Yalnizlik isik kadar sessiz olsa da tipki isik gibi en kudretli aracilardandir; zira yalnizlik insan icin vazgecilmezdir. Her insan dünyaya yapayalniz gelir, yine her insan dünyayi yapayalniz terk eder.
19. yüzyil Ingiliz yazini ile romantik akimin önemli ismi Thomas De Quincey, ustalik eseri Bir Ingiliz Afyon Tiryakisinin Itiraflarinin devami niteligindeki Suspiria de Profundiste psikolojik fantezi türünün en carpici örneklerini sunuyor. De Quinceynin cocukluk cagina ait kisisel trajedileriyle afyon bagimliligini birlestiren eser, okura rüya ile gercek arasinda gidip gelen, yer yer puslu ve karanlik ama derinlemesine bir felsefi irdeleme sunuyor. Mitolojik ve din imgelerle harmanlanmis sürrealist anlatimiyla bilincaltinin karmasik yapisini, insanin icsel yolculugunu ve toplumsal baglamdaki varolusunu sorguluyor.
Suspiria de Profundis yalnizca bir bagimlilik hikayesi degil, ayni zamanda kendi karanlik köselerinde kaybolmaya yüz tutmus bir zihnin de yansimasidir.