Arap Kizi Camdan Bakiyor

Yazarlik hayatinda daima gölgede kalana odaklanan Ümit Bayazoglundan tarihte kaldigi sanilan bir fenomene ezber bozan bir bakis. Bayazoglu, üzerinde yasadigimiz topraklarin zencilerine odaklaniyor bu kez. Köle ticaretinden harem agalarina, hadim ameliyatindan ev ici hizmete kosulan Arap kizina, edebiyatin siyahlarindan folklordaki zenci imgesine uzanan yogun, sasirtici ve ögretici bir metin. Türkcenin büyük yazarlarinin, hatta önemli bilim insanlarinin meseleye bakisindaki carpikligi görünce hayret etmeden duramiyor insan. Oysa Onlar vardilar ve buradaydilar. Simdi yeniden hatirlamaya baslayabiliriz. Cocuklugumun gectigi kasabada gördüm onu ilk. Uzun, ince, kivircik sacliydi. Londra asfaltina kum ve cakil ceken onlarca kamyondan birinde sofördü. Kasabanin yokusundan o yaz her gün tozu dumana katarak geldi gitti. Kamyonuyla ne zaman gecse, ahali sokaga dökülürdü. Kocaman adamlar bile isi gücü birakir, ardindan Haydi Arap diye bagirir, islik calarlardi. Sonra tuhaf bir sey oldu Arap 30 Agustosta kamyonun kasasina sagli sollu iki bayrak asmis halde gecti kasabadan. Herkes sasirdi, bu defa Bravo Arap diye bagirdilar, bir alkis tufani koptu. Bir daha ona satasmadilar.