Mertcan ¿le Uzunkanat

Kayalar aras-ndaki yengeçler k---n kalacaklar- yuvalar-n- temizliyor, sahilde kumlar üzerinde säa sola köüturan kar-ncalar yuvalar-na son yiyecekleri tä-yor, baz- külar ise sahilden uzaklä-yorlard-. Sahilde gözle görülür -ekilde bir tek flamingolar kalm--t-. Onlar da ne yapacaklar-n- -ä-rm-- halde säa sola köüuyor, bär---yor, tart---yorlard-. Tart--malar-n-n nedeni, nereye gideceklerini bilmemeleriydi. Kimi burada kalmaktan, kimi de göç etmekten yanayd-. Göç etmek isteyenler de kendi aralar-nda tart--maktayd-. Kimi kuzeye, kimi güneye, kimi döuya, kimi de bat-ya gitmekten yanayd-.
Önceki y-llarda böyle tart--malar yäanm-yordu. Hepsi anläm-- gibi söuk günler yaklät---nda hep beraber göç ediyorlard-. Göç ettikleri yer belliydi. Her y-l ayn- yollardan geçerek, ayn- yerlerde konaklayarak göç olay-n- tamaml-yorlard-. Ancak bu y-l karars-z kal-p tart--t-klar- için bir türlü göçü bälatamam--lard-. Havalar da iyice söumaya bälam--; söuklar yäamlar-n- zorlät-rm--t-.