Martin Eden

Jack London, Martin Edenda bireyin kendi elleriyle yazgisini sekillendirmeye calistigi cetin bir mücadeleyi, Amerikan rüyasinin yanilsamalariyla örülü bir zeminde anlatiyor. Kendi sinifindan uzaklasarak entelektüel bir dünyaya ulasma hayaline kapilan genc bir adamin öyküsü̈, yalnizca bir yükselisin degil, ayni zamanda bir yabancilasmanin da hikayesine dönüsüyor. London, yari otobiyografik bu eserinde hem insanin sinirlarini hem de toplumun görünmez duvarlarini ustalikla sorguluyor.
Martin Eden, bireysel azmin, kültürel esitsizliklerin ve icsel dönüsümün romani. Bu eser, kendine bir kimlik kurmaya calisan insanin, sonunda buldugu kimligi neden reddettigini sormamiza neden oluyor. London, bireyin icsel savasini sinif, ask ve anlam arayisi gibi katmanlarla derinlestirirken, okurunu bir idealin pesinden sürükleyip onun yikimiyla bas basa birakiyor.