Plastik Kasaba

Plastik olmak ya da olmamak, iste bütün mesele bu
Ingiliz yazar Susie Bower, Türkcedeki ilk romaninda dünyayi tehdit eden plastik atiklara zekice bir kurgu ve komik bir üslupla dikkat cekiyor. Birbirine benzer evlerin, esyalarin ve insanlarin olusturdugu bir kasabanin tatsizligi icinde farkliliklarin önemini vurguluyor. Ekseninde tiyatro sanati bulunan roman, üretim ve tüketim cilginliginin tehlikeli sonuclarini da gözler önüne seriyor.
Konusu
Kamyondan bozma evleriyle gezerek tiyatro oyunlari sergileyen ailesine ayak uydurmaya calisan Ophelia, sakin bir hayat özler. Sabit bir ev, didismeyen anne baba ve normal bir okul icin dilegi, mükemmel bir kasabaya geldiklerinde sanki gercek olur. Göz alici vitrinler, parlak renkler onu cezbeder. Ancak, kasabayi derhal terk etmelerini buyuran mesajlar alip, ormanda saklanan bir cocukla da tanisinca, bacasi hep tüten tepedeki ürkütücü fabrikaya gizlice girmekten baska caresi kalmaz