Hukuk - Ahlak Iliskisi ve Seri Hile

Düzen fikrine ve adalet degerine dayali olan hukuk Müslümanlarin hukuk sistemi olan fikih, temelde ahlaka dayandigi gibi mesruiyetini ve gücünü de ahlaki degerleri yasanabilir kilmasindan alir. Bu yüzden hukukun -özellikle fikhingücü, kural koyuculugunda ve bir otorite tarafindan dayatiliyor olmasinda degildir. Nitekim nas-olgu iliskisinin kuruldugu, toplumsal dinamiklerin dikkate alindigi, Sariin muradini, dinin maksatlarini gerceklestirebilecek, hikmeti ve degerleri merkeze alan, toplumsal mutabakatin gözetildigi, kamu vicdaninin onay verdigi bir fikih anlayisi, vicdanlari harekete gecirebilir, dinin kusaticiligini yansitabilir ve merhamet-adalet dengesini saglayabilir. Dayatmaci-kural koyucu bir karaktere bürünmüs, hayatla ve olgularla kavgali, hükümleri kendi sosyo-ekonomik, siyasal ve kültürel gercekligi icinde degerlendiremeyen hukukfikih islevsel olamaz. Özellikle hukuklafikihla ilgili kaynak metinlerin baglamindan koparilarak Sariin maksadinin kavranamadigi, yalnizca salt metin ile ilgilenildigi ve bunlarin degisen her türlü hayat sartlarina ragmen israrla sürdürüldügü bir fikih anlayisi kendiliginden hayatin disinda kalir. Dolayisiyla degerlerin, ahlaki özün ve dinin hedefledigi deruni dindarligin hayata gecirilemedigi bir zeminde fikhin mesruiyeti ve yasanabilirligi sürekli sorgulanan bir yapi halini alir.