Sölenden Sonra

Batida gökyüzü sessizce isildiyor, bir sekilde idealizmin sonunun geldigini cagristiriyordu. Bos ideallere isik tutan bir fener gibi, batan günes yüzlerce, binlerce mum yakmis, uzaklarda batiyordu.
Kazu, Tokyonun önde gelenlerinin ugrak mekani Setsugoanin sahibi; hirsli, basarili, hayat dolu ve cekici bir kadin. Noguci ise siyasi arenada adini duyurmus, prensipleri ve onuru icin yasayan eski bir bakan. Bir aksam, bu iki farkli dünyanin temsilcisi bir araya gelir ve böylece, ikisi icin de inisler ve cikislarla dolu bir ikinci bahar baslar. Kazunun tutkulu, yalnizlik korkusuyla sarmalanmis ama özgür dünyasi, Nogucinin sakin ve kurallara bagli dünyasiyla carpisinca, ask ile siyasi cikarlar arasinda kurduklari hassas denge hepten bozulur.
Insan iliskilerinin karmasikligina odaklanan Sölenden Sonra, Misimanin ustalikla ilmek ilmek isledigi karakterleriyle sevgi ile güc arasindaki derin ucurumu gözler önüne sererken, okura Ikinci Dünya Savasi sonrasi Japonyasinin degisen yüzünü kesfetme imkani da taniyor.
Romanin baskahramani Kazu, Misimanin son derece seckin kariyeri boyunca yarattigi en muazzam ve en derin karakter.