Kitabina Göre

Isabella Marlowe kendini cok caresiz hissediyordu. Üniversiteden sonra yayincilik kariyerine atildiginda, yirmi bes yasina geldiginde bile hala anne babasiyla yasamak zorunda kalacagini ve yayinevindeki sayili siyahi calisandan biri olacagini tahmin etmemisti. Cok calisan ama az kazanan, hakkini aramakla kendini susturmak arasinda sikisip kalan Izzy, yayincilik sektörünün bu kadar kötü olabilecegine inanmak istemiyordu. Bir gün patronunun, ünlü bir yazarin uzun zamandir beklenen dosyasini teslim etmediginden sikayet ettigini duydugunda, bunu degerini kanitlamak ve nihayet hak ettigi saygiyi görmek icin bir firsat olarak gördü.
Tek yapmasi gereken yazarin Santa Barbaradaki malikanesine gitmek ve ona bir dizi yüreklendirici konusma yapmakti. Ne kadar zor olabilirdi ki
Ne var ki Izzy kisa sürede durumun boyunu astigini anladi. Beau Towers, skandal bir ani kitabi kaleme almaya kalkismis, siradan bir ünlü degildi. Alayci, icine kapanik Sve su ise bakin kien az Izzy kadar caresizdi. Fakat ne kadar soguk ve mesafeli olursa olsun, Izzynin Beaunun kitabini yazmasina ihtiyaci vardi ve onun tesvikleri sayesinde, ünlü adamin hikayesi kagida akmaya basladi. Kisa sürede, ikili sandiklarindan cok daha fazla ortak noktalari oldugunu kesfedecek ve teslim tarihleri yaklastiginda, aralarinda yepyeni bir seyin filizlendigini fark edecekti.
Coksatar yazar Jasmine Guillorynin kalp yakan romantik anlatisi, klasiklesmis bir masali yepyeni bir jenerasyonla bulusturuyor.