Mephisto

Bu ülkede kirli bir yalan hüküm sürüyor. Toplanti salonlarindan, mikrofonlardan, gazete köselerinden, beyazperdeden haykiriyor. Koca agzini aciyor, bogazindan irin ve veba kokusu geliyor Bu koku bircok insani ülkeden kaciriyor, kalmak zorunda kalanlar icinse ülke bir hapishaneye dönüsüyor S les gibi kokan bir zindana.
Thomas Mannin oglu Klaus Mann,Mephistoyu Ikinci Dünya Savasi Almanyasinda, sürgünde yasarken yazdi. Romanin baskisisi, Klausun kiz kardesi Erikayla evlenen Gustaf Gründgensin örtük bir karikatürü niteligindeki Hendrik Höfgendir. Höfgen görünürde bir devrimcidir ama icten ice saplantili bir güc ve söhret arzusuyla yanip tutusan bir aktördür.Fausttaki Mephisto rolüyle elde ettigi parlak basari ona Führerin basbakaninin destegini kazandirir, bu sayede devlet tiyatrosunun basina atanir. Bir zamanlar inandigi degerlere ihanet ederek seytanla bir anlasma yapan Höfgenin hayalleri nihayet gerceklesirken ihanetinin ahlaki sonuclari onu rahatsiz etmeye baslar.
Ilk kez 1936da Amsterdamda yayimlanan ve günümüzde kült bir esere dönüsenMephisto, direnis, kariyer ve sanatsal ahlak üzerine büyüleyici bir cöküs ve kötülük romani.
Giderek acimasizlasan otoriter bir rejimin sadece yargiyi, cevreyi ve posta idaresini degil, tüm medyayi, tüm egitim ve sanat kurumlarini ele gecirdigi bir Amerika hayal edin. Sonra da böyle bir atmosferde bir sanatci olarak calistiginizi hayal edin. Iste Mephisto böyle bir dünyada geziniyor.