Yusuf Kurcenli Anlatiyor

Yusuf Kurcenli, ilk kez 1983 yilinda Ve Recep Ve Zehra Ve Ayse adli uzun metrajli filmini gerceklestirdi. Kurcenlinin bu ilk filmi aslinda onun sonraki filmlerinde de karsimiza cikacak olan kadin orijinine oturan bir bakis acisiyla tanistirir bizleri. Bunu da kendisi bir yaniyla cok sayida abla, kuzen ve annesinin gölgesinde gecirdigi cocukluga baglar. Onun sinemasi; kadin bakisinin disinda insani önceleyen, icinde bulundugu sikintilari, acmazlari ve tereddütleri anlatan, insana dair tüm duygulari harmanlayan bir sinemadir ayni zamanda Tereddütleri, acmazlari seviyorum; acmazlari yasamanin bizzat kendisini yasamanin son derece insani oldugunu düsünüyorum. Acmazlar karsisinda kolay karar veren ve erki devreye sokan insanlarin yeteri kadar ince olmadiklarini, nerdeyse hain olabildiklerini düsünüyorum. Insanin o tereddütleri kolay asamamasi lazim cünkü akla kara degil orasi. Karsisinin acisindan da meseleye, duruma bakmasi lazim. Yalniz kendi ve kendi cikarlari acisindan bakarsa, mesele yok, kolay o zaman. Bu acmazlari, ikircilikleri uzun boylu yasamazlar, bense bunlarin yasanmasinin cok insan oldugunu düsünüyorum ve karakterlerimi genellikle kolay hareket edemeyen insanlardan kuruyorum diyor ve tüm bunlarin isiginda da ekliyor Aslinda bu yüzden hep ayni filmi cekip duruyorum
Gercekci sinemanin önemli temsilcilerinden Yusuf Kurcenli, Gramafon Avrat-1987; Karartma Geceleri-1990; Cözülmeler-1994 gibi önemli sinema filmlerinin yanisira, Karun Hazinesi-1998 belgeselleriyle de uluslararasi anlamda ses getirdi.
Film yapmakla sinemaci olmak baska bir sey Yusuf sinemaci Cekilecek sahneyi kafasinda görebiliyor.
Lütfi Ömer Akad